Cumhuriyet Halk Partisi Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, Tip 1 Diyabet tanısı almış çocukların ayrımcılığını bir kez daha gündeme getirdi. Çocuklar arasında ayrım yapıldığını ifade eden Aytekin “Dünya Diyabet Gününde Cumhurbaşkanı Erdoğan, Tip 1 Diyabet hastası çocukların ölçüm cihazlarının devlet tarafından verileceğini söyledi. Ancak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık’ın SGK ile yaptığı çalışma sonrası kapsamın daraltıldığını ve ölçüm cihazı verilecek çocuk sayısının ciddi şekilde kısıtlandığını görüyoruz. Bakanlık, belli ki Cumhurbaşkanını dinlemiyor. Bu konuyu daha önce de gündeme getirdik. Devletin çocuklardan daha önemli bir gündemi, çocuklara ayıramayacak bütçesi olamaz.” dedi.
CHP’li Aytekin’in açıklaması şöyle:
TİP 1 Diyabet tanısı alan çocuklar, tüm dünyada sağlık kuruluşları ve ailelerin özellikle takip etmesi gereken çocuklardır. Bu çocuklarla ilgili geliştirilecek tedavi yöntemleri gelecekte organ yetmezliği başta olmak üzere birçok hastalığa karşı tedbir alınmasına olanak sağlar. Dolayısıyla bütün dünya, çocukların üzerine doğal olarak titriyor ve tedbirleri geliştiriyor. Dünya Diyabet Gününde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın TİP 1 Diyabet Hastası çocukların ölçüm cihazlarının devlet tarafından karşılanacağı söylenmişti. İlgili bakanlık olan Aile Sosyal Politikalar Bakanlığına binlerce aile umut bağlamıştı. Ama geçen her gün yeni bir kısıtlama geldi. Kapsamı daraltıldı.
‘Neden 2 yıl?’
Kısıtlamalar önce 2 yıl olarak belirlendi. Daha önce de gündeme getirdik, neden 2 yıl dedik. Bu çocuklar bu hastalıkla belki de ömür boyu yaşamak zorundalar. Hangi bilimsel gerekçeyle destek süresini 2 yılla sınırladınız, anlamak mümkün değil. 2 yıl sonra iyileşecek mi bu çocuklar, cevap yok.
Türkiye Yüzyılı diyorlar, gelecek nesiller diyorlar ama çocukları birbirinden ayırıyorlar. İngiltere’de, İtalya’da, Yunanistan’da hatta Suudi Arabistan’da18 yaş altı Tip 1 diyabetli çocukların sağlıklı yaşam hakkı ayırımı yapılmadan devlet güvencesinde ve sensörler devletin sosyal güvenlik sistemi içinde uzun yıllardır ücretsiz olarak veriliyor. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ekonomik gücü bu devletlerden kötü müdür? Devletin çocuklara ayıracağı bir kaynağı yok mudur?
Geliştirilen proje ilk önce 18 yaş altı tüm çocukları kapsarken, yine hiçbir bilimsel gerçekliğe dayanmayarak, birden kapsam 14 yaş altı çocuklara çekildi. Birden sayı ortalama 11bin500 civarı çocuğa düştü. Tam bu noktada bakanlık yine ilginç bir şey yaptı ve aileleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının belirleyeceği muhtaçlık kriterini öne sürdü. Yani ailenin muhtaç olma şartı arandı. Bu şartlarla çocuk sayısı da 6 bin civarına düştü.
‘Aileler Başvuruyor, Bakanlık Reddediyor’
Durum böyleyken, birçok ilde aileler cihaz desteği için başvuruyor ama bakanlık ‘muhtaç değilsiniz’ diye reddediyor. Bu çocuklar arasında ayrımcılık yapmaktır. Bu cihaz her seviyeden gelire sahip olan çocukların temel ihtiyacıdır. Nasıl zengin fakir ayrımı yapmadan devlet tüm çocukları sigortalı yapıyorsa bu cihaza erişim de bu şekilde olmalıdır.
‘Ya Cumhurbaşkanı Yanlış Bilgi Verdi Ya da Bakanlık Cumhurbaşkanını Dinlemiyor’
Geldiğimiz nokta bugün tam da şudur: Ya Cumhurbaşkanı Dünya Diyabet Gününde yanlış bilgi verdi. Yapamayacağı bir görevi yapacağız diye anlattı. Ya da Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık başta olmak üzere bakanlık, Cumhurbaşkanını dinlemiyor.
Bu hatadan bir an evvel dönülmesi gerekiyor. Çocuklar bu ülkenin geleceğidir. Öyle cevherden mücevhere diyerek sadece fotoğraf vermekle bu iş sınırlı kalamaz. Madem çocuklar cevher, o zaman o cevherlere ayrım yapmadan sahip çıkmak gerekir.
