Genelİlçeler

‘Yunanistan Lozan’ın Şartlarını Çiğniyor’

Mavi Vatan doktrininin fikir babalarından emekli Tümamiral Cihat Yaycı, Yunanistan’un Lozan Antlaşması’nın şartlarını çiğnediğini belirterek, “Özellikle Lozan’ın; 6,12, 13, 14, 15 ve 16. maddeleri doğrultusunda Ayvalık’ın da kıyısında bulunduğu Adalar Denizi’nde statü belirlenmiş oldu. Ancak geldiğimiz nokta itibariyle, Yunanistan her zamanki gibi hukuk ve antlaşma tanımaz, genişlemeci, yayılmacı hedefleri çerçevesinde 30 Ağustos zaferiyle, Sevr’in çöpe atılması ve Lozan Antlaşması’nın imzalanmış olmasına rağmen, bu antlaşma şartlarını birer birer çiğniyor” dedi.

Cihat Yaycı, Ayvalık’taki konferansı öncesinde açıklamalarda bulundu.
Milli Mücadele yıllarında; devletin kurucusu Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları tarafından kazanılmış Başkomutanlık Muharebesi’nin sonucunda, Yunan Ordusu’nun neredeyse yok edilmiş bir vaziyette olduğunu anlatan Cihat Yaycı, “Böylelikle Sevr Antlaşması çöpe atıldı ve Lozan Antlaşması imzalandı. Türkiye’nin, aslında Osmanlı Devleti’nin yıkılmasına neden olunan sebepler dikkate alınarak Lozan’da güvenliği garanti altına alınmaya çalışıldı. Bunun sonucunda da, özellikle Lozan’ın; 6,12, 13, 14, 15 ve 16. maddeleri doğrultusunda Ayvalık’ın da kıyısında bulunduğu Adalar Denizi’nde statü belirlenmiş oldu. Ancak geldiğimiz nokta itibariyle, Yunanistan her zamanki gibi hukuk ve antlaşma tanımaz, genişlemeci, yayılmacı hedefleri çerçevesinde 30 Ağustos zaferiyle, Sevr’in çöpe atılması ve Lozan Antlaşması’nın imzalanmış olmasına rağmen, bu antlaşma şartlarını birer birer çiğniyor. Bugünkü konumda, özellikle Yunanistan’ın o hukuk tanımazlığını, taleplerini ve Türkiye’nin elindeki hukuki gerekçeleri bu panelde anlatmaya çalışacağım. Bunların yanı sıra özellikle ortaya koymaya çalıştığım husus şudur; Türkiye ile Yunanistan arasında sorunlar yoktur. Sadece Yunanistan’ın talepleri vardır. Bunun altını çizmek isterim” dedi.
Bugünkü konjonktürde, devletlerin güvenliklerinin, ekonomilerinin ve kültürlerinin denizlerle iç içe olduğunu savunan Cihat Yaycı, “O bakımdan, Türkiye’nin kara yüzölçümünün yarısından daha fazlasının ilan edilmesi öngörülen deniz alanları; Türkiye’nin güvenliği, ekonomisi, kültürü ve diğer tüm boyutları, Türk Milleti’nin hak ve menfaatleri açısından son derece önemlidir. Bu nedenle de, Doğu Akdeniz’deki Adalar Denizi’nde hak ve menfaatlerimizin korunması, Marmara ve Karadeniz’deki hak ve menfaatlerimiz korunurken, Montrö Sözleşmesi’nin bize kazandırdığı bir takım ekonomik hususlarda dahil olmak üzere hepsinin dile getirilmesi ve halkımızın bilinçlendirilmesi son derece önemlidir. Görüyorum ki halkımız Mavi Vatan konusunda bilinçlendi. Hak ve menfaatlerimizin farkında Dolayısıyla da Mavi Vatan konusundaki duyarlılığı nedeniyle Türk Halkı’nın ferasetini saygı ve sevgiyle selamlıyorum” diye konuştu.
Böylesi önemli bir organizasyonun Kurtuluş Savaşı’nda Ali Çetinkaya’nın öncülüğündeki 172. Alay’ın düşmana ilk kurşunu attığı Ayvalık’ta, hem de 30 Ağustos Zafer Bayramı gibi çok önemli bir günde organize edilmesinin müthiş bir şey olduğunu savunan Cihat Yaycı, “Milli Mücadele’de Ayvalık’ta ilk kurşunun atılması; Türk’ün emperyalizme karşı çıktığı, Türk Milleti’nin bir duruş sergilediği, vatanını koruyabilmek için canını sakınmayacağının en önemli göstergesidir. Hem de bu ilk kurşun, Türk’ün anavatanının en uç noktasında, en sınırında atılmıştır. Dolayısıyla da Ayvalık; Türk Milli duruşunun, milli mücadelesinin ilk ateşleyicisi ve abidesidir. O bakımdan Ayvalık, Türk Milli Mücadelesi’nin meşalesi olmuştur. Ayvalık bu yönüyle aynı zamanda, Mavi Vatan’a da sahip çıkmanın bir meşalesidir. İnşallah Ayvalık’tan bu meşaleyi daha da güçlendirebilecek mesajlar vermeye çalışacağız” dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yüz yılda, taş üstüne taş koyarak dünyada bölgesel oyun kurucu, küresel oyun bozucu bir devlet haline geldiğini savunan Cihat Yaycı, “Bu yüzdende artık Türkiye’yi tehdit etmek, Türkiye’yi işgal etmek mümkün değildir. Türk Milleti, devletiyle birlikte, dünyanın en güçlü yapısına sahiptir. Bu nedenle de Mavi Vatan farkındalığı da bunu perçinlemiştir. Onun için de; donanmasıyla, milletiyle, tüm silahlı kuvvetleriyle, ekonomisiyle, diplomasisiyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti bugün dünyanın sayılı devletleri arasına girmiştir. O bakımdan da, bu yüzyıl içerisinde çok mesafeler kat etmiştir. Allah, bu mesafeleri kat edenlerden razı olsun” diye konuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir